Eminem - Much

 (versiyon 1)
Metin boyutu: ( + Büyült ) ( - Küçült)   
I pledge allegiance to the flag of the United States of America.. 

Amerika Birleşik Devletleri bayrağına bağlılık yemini ediyorum 



And to the Republic.. (Eminem: People.. ) For which it stands.. 

Ve ifade ettiği (Eminem: Millet..) Cumhuriyet'e 



Eminem: Hahaha.. 



(One nation under God.. Indivisible..) 

(Tanrının huzurunda bir millet..Bölünemez..) 



Eminem: It feels so good to be back! 

Geri dönmüş olmak çok güzel! 



Scrutinize every word, memorize every line 

Bütün kelimeleri dikkatle incele, bütün satırları ezberle 



I spit it once, refuel, re-energize and rewind 

Bir sefer söylüyorum, depomu doldurup tekrar enerji kazanıp geri sarıyorum 



I give sight to the blind, mind sight through the mind 

Körlere görüş sağlıyorum, zihin aracılıgıyla zihinsel görüş 



I exercise my right to express when I feel it's time 

Vaktin geldiğini hissettiğimde ifade özgürlüğümü kullanıyorum 



It's just all in your mind - what you interpret it as 

Her şey kafanın içinde - sen nasıl yorumlarsan 



I say to fight, you take it as I'ma whip someone�s ass 

Ben savaşalım derim, siz birinin kıçını kırbaçlayacağımı anlarsınız 



If you don�t understand, don�t even bother to ask 

Eğer anlamıyorsan sormaya zahmet etme bile 



A father who has grown up with a father-less past 

Babasız bir geçmişle büyüyen bir baba 



Who has blown up now to rap phenomenon 

Şimdi bir rap fenomeni olarak patlayan 



That has or at least shows no difficulty multi-taskin' and juggling both 

Çok görev üstlenip birlikte yürütmekte zorlanmayan, en azından öyle gözüken 



Perhaps mastered-his-craft slash 

Belki sanatında ustalaşan 



Entrepreneur ho has helped launch a few more rap-bags 

Birkaç rap çantasını doldurmaya yardım eden müteşebbis 



Who�s had a few obstacles thrown his way through the last half of his career 

Kariyerinin ikinci yarısında önüne atılan birkaç engelle karşılaşan 



Typical manure, moving past that 

Tipik gübre, bunu geçtikten sonra 



Mister kiss-his-ass-crack, he�s a class-act 

Bay onun-kıç çatalını-öp, o bir sınıf sahibi 



Rubber-band man, yeah, he just snaps back 

Mücadele adamı, evet, sadece parmagıyla karşılık veriyor 



Nakarat: 



[ Come along, follow me, as I lead through the darkness 

Peşimden gelin, beni takip edin, karanlığın içinde ilerlerken 



As I provide just enough spark that we need to proceed 

İlerlemek için yeterli kıvılcımı üretirken 



Carry on, give me hope, give me strength 

Devam edin, bana umut verin, bana güç verin 



Come with me, and I wont steer you wrong 

Benimle gelin, ve sizi yanlış yönlendirmeyeceğim 



Put your faith and your trust, as I guide us through the fog 

İnancınızı ve güveninizi koyun, ben siste rehberlik ederken 



To the light at the end of the tunnel 

Tünelin sonundaki ışığa dogru 



We gon� fight We gon� charge, we gon� stomp 

Kavga edeceğiz, savaşacağız, koşacağız 



We gon� march through the swamp 

Çamurun içinden yürüyeceğiz 



We gon� mosh(*) through the marsh 

Bataklıgın içinde savrulacağız 



Take us right through the doors 

Bizi doğrudan kapılara götürecek 



Come on.. 

Hadi.. ] 



To the people up top, on the side and the middle, 

Yukardaki, kenardaki ve ortadaki insanlara 



Come together, let's all bomb and swamp just a little 

Bir araya gelin, hadi bombalayalım ve biraz taşıralım 



Just let it gradually build, from the front to the back 

Bırakın azar azar oluşsun, önden arkaya doğru 



All you can see is a sea of people, some white and some black 

Tek gördüğün bir insan deryası, kimi beyaz kimi siyah 



Don't matter what color, all that matters is we gathered together 

Rengin önemi yok, tek önemli olan bir araya gelmiş olmamız 



To celebrate for the same cause, no matter the weather 

Aynı davayı kutlamak için, hava nasıl olursa olsun 



If it rains let it rain, yea the wetter the better 

Eğer yağmur yağarsa bırakın yağsın, ne kadar ıslak o kadar iyi 



They ain't gonna stop us, they can't, we're stronger now more then ever, 

Bizi durduramayacaklar, yapamazlar, her zamankinden daha güçlüyüz 



They tell us no we say yea, they tell us stop we say go, 

Onlar hayır der biz evet deriz, onlar durun der biz gidelim deriz 



Rebel with a rebel yell, raise hell we gonna let em know 

Asi bir haykırışla isyan edin, ortalığı cehenneme çevirin, onlara göstereceğiz 



Stomp, Push, Shove, Mush, Fuck Bush, 

until they bring our troops home come on just... 

Yürüyün, İtin, İttirin, Ezin, Bush'u s**tir edin, 

ta ki onlar askerlerimizi eve yollayana kadar, hadi sadece... 



Nakarat 



Imagine it pouring, it's raining down on us, 

Üzerimize şakır şakır yağmur yağdığını düşünün 



Mosh pits outside the oval office 

Kalabalık oval ofisin önünde 



Someone's trying to tell us something, maybe this is God just saying 

Birileri bize bir şey anlatmaya çalışıyor, belki bu konuşan Tanrıdır 



We're responsible for this monster, this coward, that we have empowered 

Güçlendirdiğimiz bu canavardan, bu korkaktan biz sorumluyuz 



This is Bin Laden, look at his head nodding, 

Bu Bin Ladin, bakın kafası sallanıyor 



How could we allow something like this, Without pumping our fist 

Yumruğumuzu sıkmadan nasıl böyle bir şeye izin verdik 



Now this is our, final hour 

Şimdi bu bizim son saatimiz 



Let me be the voice, and your strength, and your choice 

Bırakın sesiniz olayım, gücünüz ve seçiminiz 



Let me simplify the rhyme, just to amplify the noise 

Sözleri basitleştireyim, sadece gürültüyü yükseltmek için 



Try to amplify it, times it, and multiply it by sixteen million 

Yükseltmeye çalışın, katlayın, ve 16 milyonla çarpın 



People are equal at this high pitch 

Bu yüksek seste insanlar eşit 



Maybe we can reach Al Quaida through my speech 

Belki bu konuşmamla El Kaide'ye ulaşabiliriz 



Let the President answer on high anarchy 

Bırakın başkan yüksek anarşi konusunda cevap versin 



Strap him with AK-47, let him go 

Ona bir AK-47 verin, bırakın gitsin 



Fight his own war, let him impress daddy that way 

Kendi savaşını versin, babasını o şekilde etkilesin 



No more blood for oil, we got our own battles to fight on our soil 

Petrol için daha fazla kan dökülmesin, topraklarımızda verilecek kendi savaşlarımız var 



No more psychological warfare to trick us to think that we ain't loyal 

Bizi kandırıp sadık olmadıgımızı düşündürecek daha fazla psikolojik savaş olmasın 



If we don't serve our own country we're patronizing a hero 

Eğer kendi ülkemize hizmet etmezsek bir kahramanı desteklermişiz 



Look in his eyes, it's all lies, 

Onun gözlerine bakın, yalanlarla dolu, 



The stars and stripes they've been swiped, washed out and wiped, 

Yıldızlar ve çizgiler çalınmış, yıkanmış ve silinmiş 



And Replaced with his own face, mosh now or die 

Ve yerine kendi yüzü konmuş, savrul şimdi ya da öl 



If I get sniped tonight you'll know why, because I told you to fight 

Eğer bu gece suikaste uğrarsam nedenini bileceksiniz, çünkü size savaşın dedim 



Nakarat 



And as we proceed, to mosh through this desert storm, in these closing statements, 

Ve biz ilerlerken, bu çöl fırtınasında savrulmak için, bu kapanış konuşmalarıyla, 



if they should argue, let us beg to differ, as we set aside our differences, 

eğer tartışırlarsa, anlaşamamak için yalvaralım, farklarımızı bir kenara bırakırken 



and assemble our own army, to disarm this weapon of mass destruction 

ve kendi ordumuzu toplarken, bu kitle imha silahlarını silahsızlandırmak için 



that we call our president, for the present 

şu anda başkanımıza seslendiğimiz 



and mosh for the future of our next generation, 

ve yeni neslin geleceği için savrulun 



to speak and be heard, Mr. President, Mr. Senator 

konuşmak ve sesimizi duyurmak için, Bay Başkan, Bay Senatör



Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com


İçerik Kısa Linki:


Beğendiniz mi? Much Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın: